ÖZET
Amaç:
Bakteriye! spondilitli hastalarda direkt radyografi, bilgisayarlı tomografi (BT) ve manyetik rezonans görüntüleme (MrG) bulgularını incelemek ve yöntemlerin birbirine olan üstünlüklerini saptamaktır.
Materyal ve Metod:
Tüberküloz spondilitli 11, Brusella spondilitli 24 ve cerrahi sonrası spinal enfeksiyon gelişen 5 olgu direkt radyografi, BT ve MRG yöntemleri ile incelendi. Etkilenen vertebraların yeri ve sayısı, endplatolarda düzensizlik, kemik yıkımı, sklerozu, korpus yüksekliklerinde azalma, spinal şekil bozukluğu (skolyoz, kifoz), intervertebral disk mesafesinde daralma veya gaz görünümü ve paraver-tebral yumuşak doku tutulumu değerlendirildi. BT ve MRG incelemelerinde ayrıca spinal kord, tekal sak ve sinir kökü basısı incelendi. İstatistiksel işlemlerde Mc Nemar ve Kap-pa testleri kullanıldı.
Bulgular:
MRG bulgularına göre tüberküloz spondilitte en sık etkilenen vertebra L4 (%23), brusellar spondilitte L5 (%20) ve postoperatif spondilitte L5 (%36) olarak saptandı. Her üç grupta da en sık lomber vertebra tutulumu mevcuttu. MRG’de toplam 97, BT'de 88, direkt radyografide ise 68 vertebrada tutulum saptandı. Paravertebral yumuşak doku tutulumunun saptanmasında MRG, direkt radyografi (Kap-pa: 0,08 P<0,001) ve BT’ye (Kappa: 0,39 p<0,01), epidu-ral tutulumun saptanmasında MRG, BT’ye üstün bulundu (Kappa: 0,38 p<0,01) Tekal sak, spinal kord ve sinir kökü basısının saptanmasında MRG ve BT arasında anlamlı farklılık saptanmadı (p>0,05).
Sonuç:
Direkt radyografinin hastalığın erken dönemlerinde genellikle normal olması, bulguların geç ortaya çıkması ve nonspesifik olması nedeniyle tanıdaki rolü oldukça sınırlıdır. Paravertebral yumuşak doku değişiklikleri ve epi-dural tutulum en iyi MRG ile görüntülenmektedir. Spinal kord, tekal sak ve sinir köklerine basının değerlendirilmesinde BT veya MRG kullanılabilir.