ÖZET
Günlük hayatta omurga yük taşıyan önemli bir kolondur. Statik ve dinamik özellikleri ve yetenekleri olan, yük taşıyabilen bu karmaşık yapı konvansiyonel MRG (manyetik rezonans görüntüleme) ile yatay konumda değerlendirilmektedir. Bu durum omurganın günlük kullanımının izdüşümü ile örtüşmemektedir. Bu çalışmanın amacı, konvansiyonel yatay MRG sistemleriyle, ayakta MRG sistemlerine benzer sonuçlar alınabilir mi sorusuna cevap vermektir.
Kasım 2008 ile Mart 2009 yılları arasında, yalnız ayakta iken bel ağrısı şikâyeti olan 10 hastanın, yatay konumda klasik MRG görüntüleri ile, aksiyel kompresyon ve traksiyon uygulanan konumda tekrarlanan MRG görüntülerinin karşılaştırılması gerçekleştirilmiştir. 10 hastanın yatay konumda, traksiyonda ve kompresyonuygulaması ile kanal içi ön-arka çapları, spondilolistezis dereceleri ve vertebralar arasındaki yükseklik kaybı değerlendirilmiştir. Hastaların % 20’sinde öne translasyonun arttığı, hastaların tamamında ise disk yüksekliğinin ve kanal çapının % 30 civarında değiştiği saptanmıştır.
Yatay konumda yapılan MRG incelemesinde aksiyel kompresyon ve traksiyon uygulamasının, klasik yöntemle ortaya konamayan patolojinin anlaşılmasında, instabilitenin değerlendirilmesinde ve cerrahi endikasyonun belirlenmesinde faydalı olduğu görüşü elde edilmiştir.